Şekeroğlu, Kudüs'te çıkan özel taşlarla bina inşa ediyor!

Saturday  /  June 15, 2013   
Konya Sanayi Odası Meclis Başkanı Ahmet Şekeroğlu ile yaptığımız Konya sohbetinde, kentte büyük bir değişiklik olduğunu özellikle otomotiv yan sanayiindeki büyük gelişmeyi, bir ana otomotiv üretim firmasının gelmesiyle 3'e 4'e katlayabileceklerini öğrendik. Ayrıca, kentte monorail üretimi için bir organizasyonun gerçekleştirildiğini öğrendik. Konya Sanayi Odası Meclis Başkanı ve Şekeroğlu Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Şekeroğlu ile şirket Genel Müdürü Mehmet Akpınar ile Konya üzerine bir sohbet gerçekleştirdik. Konyalı işadamı Ahmet Şekeroğlu, Kudüs’te çıkan özel taşlarla, ecdadın miras bıraktığı binaların havasını yaşatacak yapılar inşa ediyor. Tamamı taştan binalar, tarihi bir his uyandırıyor Binaların bir sanat eseri olduğunu ve bin yıl ayakta kalabilecek sağlamlıkta olduğunun altını çizen Şekeroğlu, “Biz 5-10 sene değil bin yıl ayakta kalacak bir bina inşa ediyoruz. Sonuçta bir sanat eseri inşa ediyoruz. Hatta Osman hocanın tabiri ile dünyada bundan daha ucuz bir ev yok. Dünyada şu anda betonarme, çelik ile veya bir benzeri ürün ile yapılan binalar olsa olsa 50 sene yaşar. 50 seneye yıllık maliyet çıkardığında bin seneden daha pahalıya geliyor. Yani böyle bir yapı tekniği. Bunun da patent süreci de bir taraftan devam etmektedir” diye konuştu. 9,5 ŞİDDETİNDEKİ DEPMERE DAYANIKLI BİNALAR OLACAK Projedeki hedeflerinden bahseden Şekeroğlu, “Ana hedefimiz; şu an da 3 model ev planlıyor arkadaşlarımız. Bir tanesi bitmek üzere. Diğer iki tanesi de planlama aşamasında. Bunu ülkemizin her yerinde yani Erzurum’a da satabiliriz, Bodrum’a da satabiliriz. Taşlar bu manada hem soğuk kış şartlarına hem de yazın kuraklığına dayanıklıdırlar. Biz sadece taşları satmıyoruz. Evin inşasını da yapıyoruz. Biz anahtar teslim yapıyoruz. Sadece biz arazi ile uğraşmıyoruz. Bir gayrimenkul projesi değil bu. Senin bir arazin var. Bizim de projemizi beğendin. Diyorsun ki ben bu projeyi arazime istiyorum. Biz de arazinin bizim projemize uygun olup olmadığına bakıyoruz. Arkasından zemin etütleri yapılıyor. Çünkü biz 9.5 şiddetine dayanabilecek bir yapı meydana getiriyoruz. MODERN BİNADA TARİHİ BİR HAVA HİSSEDİYORSUNUZ İşlemler bittiğinde ise binanın dışından ya da içinden baktığınızda bu teknolojik sistemleri görmüyorsunuz. Sanki atalarımızdan kalan taş bir yapıya giriyor izlenimi alıyorsunuz. Binada günümüz teknolojilerinin en son sistemi kullanılıyor. Binada güvenlik, ısıtma, soğutma, havalandırma, sıcak ve soğuk suyu, elektrik ve televizyon ne kullanırsanız onun en üst düzey teknolojisi bulunuyor. Fakat binaya dışarıdan baktığınızda cihazların hiçbirini görmüyorsunuz. İçeriye girdiğinizde de elektronik ekranlar falan görmüyorsunuz. Yani tarihi bir binaya girdiğinizde ne görüyorsanız bu binada da onu görüyorsunuz. En dikkat çekici özelliklerinden bir tanesi de budur. İçeriye gerdiğinizde konforun en üst seviyede görüldüğü bir sistem var” diye konuştu.

İLK UYGULAMA BODRUM’DA YAPILIYOR Türkiye’de ilk inşaatı Bodrum’da yapacaklarını dile getiren Şekeroğlu, “Taşlardan inşa edilmiş numune yaptık fabrikamızın bahçesinde. İlk uygulamayı da Bodrum’da bir ev imal ederek yapacağız. Onun çalışmaları da devam ediyor. Taşları Türkiye’ye geldi. Bu yaptığımız iş Türkiye’de ilk. Hatta, endüstriyel manada bakılırsa dünyada ilk. Bu yöntem ile yapılan dünyada ilk yapı. Taş, konut, inşaat olarak değil. Yöntem olarak ilk. Zaten dünyada en meşhur evler ve konutlar taştan yapılır. Ancak bunlar el mahareti ile usta ve işçilik ile arazide yapılır. Yani taşlar gelir ustalar yontma sureti ile o binaları ortaya koyarlar. Fakat ilk defa biz bunu fabrikasyon hale getirdik ve fiyat anlamında da kolaylık sağladık. Tabi ki normal betonarme bir evle kıyaslandığında hala çok pahalı. Fakat bu bir başlangıç süreç böyle devam ederse daha makul bir fiyata iner” ifadelerini kullandı.

SIVA VE BOYA YOK Binaların inşasında suni bir malzeme kullanılmadığını aktaran Şekeroğlu, “Ne içinde ne de dışında sıva veya sıvaya benzer suni bir malzeme yok. Bir diğer özelliği ise iki tane duvardan oluşması. Bir tanesi 30 santimlik dış cepheyi oluşturan taş bloklar. Bu duvardan sonra 15 santimlik bir boşluk var. O boşluktan sonra da 15 santimlik bir duvar var. Bu aradaki 15 santimlik boşlukta ise izolasyon yapılıyor. İzolasyon da taş yününden doğal malzemelerden yapılıyor. Bu taş binalar için oldukça önemli bir konudur. Ecdadımız taş yünü koymamış ama yine türüf taşından ve özel harçla daha geniş boşluklar ile o izolasyonu sağlamış. Hepimizin bildiği Konya Selimiye Camii’ne gidersek yazın serin kışın da sıcak olur. Bunun dışında da çok özel sıhhi tesisatlar kullanıyoruz. Çünkü bu binada tesisat bozuldu tekrar değiştirelim gibi bir imkân söz konusu değil. Binalarımıza Türkiye’de normal inşaatlarda kullanılmayan bir sıhhi tesisat döşeniyor. Binanın 15 santimlik boşluğuna döşeniyor. İçeride bulunan 15 santimlik duvar örülmeden önce yapılıyor bu işlemler. Yine içine ısıtma, soğutma, havalandırma, elektrik ve elektronik sistemlerin tamamı o 15 santimlik boşluk içerisine yapılıyor. Tüm bu işlemler bittiğinde ise binanın dışından ya da içinden baktığınızda bu teknolojik sistemleri görmüyorsunuz. Sanki atalarımızdan kalan taş bir yapıya giriyor izlenimi alıyorsunuz. Binada günümüz teknolojilerinin en son sistemi kullanılıyor. Binada güvenlik, ısıtma, soğutma, havalandırma, sıcak ve soğuk suyu, elektrik ve televizyon ne kullanırsanız onun en üst düzey teknolojisi bulunuyor. Fakat binaya dışarıdan baktığınızda cihazların hiçbirini görmüyorsunuz. İçeriye girdiğinizde de elektronik ekranlar falan görmüyorsunuz. Yani tarihi bir binaya girdiğinizde ne görüyorsanız bu binada da onu görüyorsunuz. En dikkat çekici özelliklerinden bir tanesi de budur. İçeriye gerdiğinizde konforun en üst seviyede görüldüğü bir sistem var” diye konuştu.

BİNADA ÖZEL AHŞAP İŞÇİLİĞİ Taşın yanında binanı içerisinde ahşap işçiliği olacağını kaydeden Şekeroğlu, “Yine eski usul kündekari kapılar kullanılıyor. Özel, iyi kurutulmuş ahşaplar kullanıyoruz. Tavanın komple ahşap olması da bir sanat eseri. Bunların dışında bir de dövme sıcak demir kullanılıyor. Çünkü binanın statik bir takım ihtiyaçlarını gidermek için binanın içinde belli yerlerde çelik kullanmak zorundayız. Orada da eski usul dövme sıcak demirler kullanıyoruz” diye konuştu. 3 MODEL EV PLANLIYORUZ Projedeki hedeflerinden bahseden Şekeroğlu, “Ana hedefimiz; şu an da 3 model ev planlıyor arkadaşlarımız. Bir tanesi bitmek üzere. Diğer iki tanesi de planlama aşamasında. Bunu ülkemizin her yerinde yani Erzurum’a da satabiliriz, Bodrum’a da satabiliriz. Taşlar bu manada hem soğuk kış şartlarına hem de yazın kuraklığına dayanıklıdırlar. Biz sadece taşları satmıyoruz. Evin inşasını da yapıyoruz. Biz anahtar teslim yapıyoruz. Sadece biz arazi ile uğraşmıyoruz. Bir gayrimenkul projesi değil bu. Senin bir arazin var. Bizim de projemizi beğendin. Diyorsun ki ben bu projeyi arazime istiyorum. Biz de arazinin bizim projemize uygun olup olmadığına bakıyoruz. Arkasından zemin etütleri yapılıyor. Çünkü biz 9.5 şiddetine dayanabilecek bir yapı meydana getiriyoruz. İncelemelerimiz sonunda arazi bira için uygun ise çalışmalara başlıyoruz. Ruhsatının alınıp başlanmasından sonra 6 ay gibi kısa bir sürede bina tamamlanıyor. Bunu dünyanın neresi olursa olsun Amerika Birleşik Devletleri’nin en ücra köşesi de olsa yapabiliriz. Bu konuda hinterlandımız bütün dünya. Şimdi bir test çalışması yaptık buraya, ikinci bitmek üzere dediğimiz proje Bodrum’da yapılacak bunların arkasından da isteyen her kese yapabilecek durumda olacağız” ifadelerini kullandı. Şekeroğlu, 255 metrekare oturumu olan, 300 metrekare kullanım alanı olan binaların maliyetinin 1,5 milyon EURO olduğunu sözlerine ekledi. Konya Yenigün